21 Ekim 2010 Perşembe

Makedonya Cumhurbaşkanı Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Millet sistemini övdü

14 ve 15 Ekim'de Üsküp'te Makedonya Bilim ve Sanatlar Akademisi MANU ve İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi IRCICA tarafından ortaklaşa düzenlenen IV. Uluslararası Balkanlar’da İslam Medeniyeti Kongresi Makedonya Cumhurbaşkanı Gyorge İvanov'un himayesinde yapıldı. Bir bilim adamı olan İvanov dünya tarihinde en uzun süren barış dönemlerinin Pax Romana ve Pax Ottomana (Osmanlı Barışı) olduğunu, Osmanlı Barışı'nın millet sisteminin hoşgürüsü sayesinde gerçekleştiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı İvanov'un konuşmasının bir bölümünü tercume ettim ve olduğu gibi aktarıyorum:
Millet, Ortodoks Histihanları’nın Sultan’dan aldıkları bir toplum kurma hakkıdır. Çünkü Sultan hem dünyevi hem ruhani liderdir. Hem Sultan hem Halifedir. O tüm müslümanlara şeriyatı uyguluyordu. Ancak hrisitayanlar ve yahudilerin suç yaptıklarında onların üzerinde şeriyatın uygulanması mümkün değildi çünkü onlar müslüman değildi. Bundan dolayı Sultan bir düzen kuruyor ve bu düzene göre hristiyanlar kilise kanununa yahudiler ise onlarina kitabı Talmuda göre hesap veriyorlardı. Böylece ilk millet belli bir dönmede 15. asırda İstanbul’da kuruluyor. O zaman son İstanbul Rum Patriği firarda bulunuyordu ve Sultan Ortodoks Hristiyanların kendi liderlerini kendi başına seçmelerine izin veriyor. Böylece ortodoks milletinin ilk önderi seçiliyor Bu önder o zaman milletbaşı ismini taşıyor. Hristiyanlar onu kendi başına seçiyor ve bunun için Sultan'a 3000 altın ödemeleri gerekiyor. Bunun karşılığı olarak onlara Sultan'dan berat belgesi veriliyor. Bu belgeyi ödemek için Hristiyanlar kend' vergileriyle para topluyorlar ve odedikleri parayı iade ediyorlar.İlk millet Osmanlılar’ın Hristiyanlar için kullandıkları isimini alıyor. Bilindiği gibi Bizansın’ın sona ermesine kadar tüm Ortodok Hristiyanlar için Romey ismi kullanılıyordu..Türkler ya da İslam çevreleri onları Rum olarak adlandırıyordu.. Böylece ilk millet Rum milletidir ya da Ortodoks Hristiynaların milletidir. Bu toprakların Rumeli olarak adlandrılması da bundan geliyor. Bu bağlamda Rum milleti Ortodoks Hristiyanların milletidir. Hristiyanların yanısıra bu topraklarda Yahudiler de yaşıyor. Biliyosunuz ki İspanya’da meydana gelen Engizisyon dönminden sonra 1492 yılında İspanya’dan tüm Araplar ve Müslümanlar da sürgün eidlmiştir. Sultan Yahudileri ve diğerlerini kabul ediyor. En büyük kısmı Selanik, Manastır ya da Balkanlar’ın diğer yerlerinde yaşıyor. Sultan onlara kendi toplumunu kurma hakkını tanıyor. Bu toplum Yahudi Milleti olarak adlandırılıyor bazı kaynaklarda Yuda milleti de kullanılıyor. Onların baş hahamına milletbaşı ismi veriliyor.Ortodoks Hristiyanları ve Yahudilerin yanısıra Osmanlı devletinde diğer kliselere sahip hristiyanlar da var. Onlar genelde Ermeni kilisesine aittir dolaysıyla Sultan üçüncü bir millet daha doğrusu Gürcü Ermeni milletini kuruyor. Daha sonra 18. asırda Büyük Britanya’nın etkisi üzerine Osmanlı devletinde protestan milleti kuruluyor. Fransa’nın etkisi üzerine yine 18. asırda katolik milleti kuruluor.Osmanlı devletinin sonuna kadar 14 millet kuruluyor. Şimdi geriye dönüp Milletin aslında ne olduğunu görelim. Tüm Hristiyanlar kendi dini önderleri önünde sorumludur. Önder Hristiyanlar arasındaki ilişkiler için Sultana hesap veriyor. Bundan dolayı dini önderler rejimle barışı ve işbirliği sağlıyordu. Bu bağlamda uzun zamandan sonra Balkanlar’daki tüm Hristiyanlar bir toplumda birleşiyor. Bunun özelliği bu toplumun kendi dini kanunları uyarınca tüm haklara sahip olmasıdır. Tüm adetlerini uygulayabiliyorlar. Kendi dilini kullanıyorlar. Kendi dillerinde kiliseleri, okulları var ancak milletin bölgesi yoktur. Millet bir toprağa bağlı bir toplum değildir Milletin bir bölgeye bağlı olmadığı için aynı bölgede farklı toplumların yaşaması da mümkündü. Selanik, Manastır, diğer kentler ve İstnabul’da Hristiyanlar, Müslümanlar ve yahudilerin çatışmadan birlikte yaşaması mümkündü. Düşünün bu dönemde Avrupa’da Katolikler ve Protestanlar arasında savaşlar sürüyordu ve ahalinin yarısı bu dini savaşlarda hayatını kaybetti. Bu dönemde Balkanlar’da farklı dinler birlikte yaşıyordu çünkü millet sisteminin sayesinde herkes tüm haklara sahipti.

1 yorum:

Adem dedi ki...

Ellerine sağlık. Blogunu büyük bir merakla takip ediyorum. İyi çalışmalar...